Kategori: iOS

  • Swift Paralel Programlama Dili: Apple’ın Yeni Silahı Mı?

    Swift Paralel Programlama Dili: Apple’ın Yeni Silahı Mı?

    WWDC 2014’te Swift parallel programlama dilinin geliştiricilerin kullanımına sunulduğunu hepimiz duyduk ve geliştirici dünyası bu konuda büyük bir çıkmaza girdi. Apple’ın yıllardır arkasında durduğu Objective-C dururken ve yeni kütüphaneler yazılabiliyorken neden Swift’e geçiş başladı? Bu geçişin Apple için bir anlamı var ve Apple bu geçişte daha büyük şeyler planlıyor galiba. Apple’ın neden Swift’i neden destek vermeye başladığının bazı gerekçeleri olabilir. Bu gerekçeler bu programlama dilinin diğer programlama dillerine göre daha üstün özellikleri olarak görünüyor. Detaylara girmeden önce paralel programlama nedir ve çalışma mantığı nedir bu konuda konuşalım.

    Nedir Paralel Programlama

    Bir karşılaştırma yapacak olursak geleneksel yöntemlerde programlar seri halde bir dizi sürecinde yazılır ve bu yönde yapılır. Program bir bilgisayarda bir işlemci vasıtasıyla icra edilir ve programlar birbiri ardına gelen kodların yapılmasıyla devam eder ve belli bir zaman diliminde sadece bir işlem yapılır. geleneksel Paralel programlama ise problem çözümüne biraz daha farklı bir yönden yaklaşmaktadır. Geleneksel programlamanın aksine problem birden fazla işlemci kullanılarak çözülür. Problem sıra ile yazılmaz, birden fazla parçaya bölünerek eşzamanlı olarak çözülür. Komutlar farklı işlemcilerde işlenecek hale getirilir. paralel   Bilim ve mühendislik alanlarında ve endüstriyel ve ticari alanlarda kullanılan paralel programlama dili genel olarak zamandan kazanmak ve büyük problemleri kolayca çözmek için tercih edilir. Bu da genelde birbirine bağlı süper bilgisayarlar inşa etmek vasıtasıyla gerçekleştirilir. Seri programlama yani geleneksel programlama bazı sınırlamalara sahip ve bu sınırlamaları aşmak için paralel programlamadan yararlanılır. Yerel veri işlemede etkin gibi görünen geleneksel programlama yerel olmayan verilerin işlenmesinde özellikle de birden fazla farklı noktada bulunan verilerin işlenmesinde pek de etkin olamayabiliyor. İşte bu noktada paralel programlama devreye giriyor. Şu an piyasada gerçekten lider durumda olan paralel programlama dilleri var. Bunlardan en bilinenler Nvidia’nın geliştirdiği CUDA ve MPI (Message Passing Interface) dilleridir. Nvidia’nın CUDA’sı Mac üzerinde de geliştirilebilmektedir. MPI ise Homebrew olarak çalışmakta, yani sadece port edilmiş durumda. nv-cuda-2014header-updated

    Peki Neden Swift?

    Unknown-3Hızlı ve kolay paralel programlama sağlayan Swift çoklu işlemcilerde, cluster bilgisayarlarda (ağ üzerindeki yığın bilgisayarlarda), bulut bilişimde ve gigaflopluk işlem yapabilen süper bilgisayarlarda kullanılmak üzere tasarlanmış. Bu kadar profesyonel kullanıma rağmen yazım şekli diğer paralel programlama dillerine göre daha basit. Paralelliğin getirmiş olduğu karmaşıklıktan uzakta olan bir yapıya sahip Swift ve kısa yazılan sentakslar bile büyük çapta işlemler yapabilecek durumda. Swift milyonlarca programı, aynı anda binlercesini çalıştırabilecek kapasiteye sahip hem de bir saniye içerisinde yüzlercesini başlatarak. (Bu bilgi Swift’in kendi sitesinden alınmıştır.)

    Swift Apple’a Ne Kazandıracak?

    Swift Cocoa ve Cocoa Touch (OS X ve iOS yazılım temeli) için yeni bir programlama dilidir. Swift ile kod yazmak etkileşimli ve eğlenceli bir hale geliyor. Bunun yanında sentaks (cümle dizilimi) daha kendini ortaya koyabilen bir yapıya sahip ve programlar bu dil ile çok hızlı çalışıyor (Valla Apple’ın yalancısıyım). Swift iOS ve OS X Projeleri ile rahatlıkla kullanılabilmekte ve Objective-C ile yan yana çalışabiliyor. Swift Apple’ın yıllarca edinmiş olduğu platform deneyimlerinin ve programlama dilleri üzerine son yıllarda yapmış olduğu araştırmaların sonucudur. Objective-C den ortaya çıkan isimlendirilmiş parametreler Swift’teki API’ların daha kolay okunabilmesini ve barındırılmasını sağlayan çok daha belirgin bir sentaks içerisinde ifade edilmektedir. Bu tür ifadeler yazdığınız kodu daha saf bir hale getirir ve daha az yanlış yapmanızı sağlar. Bellek tamamen otomatik olarak yönetilmektedir ve iki nokta üst üste yazmanız bile gerekmez. LLVM Derleyici sayesinde Swift kodları Mac ve iOS cihazlarınız için öz kodlara çevrilir ve siz böylelikle cihazınızdan en yüksek performans almanız sağlanır. Programlamadan biraz anlayanlar programlamadaki bazı temel işlemleri bilirler. Swift C ve Objective-C dilindeki alt seviye ilkel işlemleri de barındırmaktadır. Yani veri tipleri, akış kontrolleri ve operatörleri rahatlıkla kullanabilirsiniz. Bunun yanında nesnesel tabanlı program öğelerini de barındırmaktadır. Şimdi gelelim Apple’ın bunu neden tercih ettiğine… Galiba Apple büyük bir adım atmaya yaklaşıyor. Swift’in sağlayacağı özelliklerle herhalde artık bulut teknolojisine daha çok dayalı yazılımlar geliştirecek. iCloud tamamen baskın bir Apple teknolojisi olacak ve abartmak gibi olmasın ama Apple bilgisayarınızı yoracak işlemleri diğer Apple cihazlarınızı kullanarak daha hızlı yapmanızı sağlayacak bir alt yapı bile çıkarabilir. Final Cut’da bir render alırken başka Mac’lerden ve aynı zamanda işlemcisi neredeyse bir Mac kadar güçlü olan iOS cihazlarından da yardım alabilecek bir sistem; hem de kablolardan bağımsız… neden olmasın?

  • OS X 10.10 Yosemite’nin Bizlere Getirecekleri (Continuity) – III

    OS X 10.10 Yosemite’nin Bizlere Getirecekleri (Continuity) – III

    Önceki iki yazımızda (1. Bölüm ve 2. Bölüm) OS X Yosemite’nin hayatımıza getireceği yeniliklerden bahetmiştik. Bu bölümde ise yeni işletim sisteminini bizlere özellikle cep telefonu entegrasyonu konusunda neler katacağı konusuna eğileceğiz.

    Yosemite gelişmiş mobil entegrasyon özellikleri ile iPhone’unuz ve iPad’iniz ile şimdi çok daha fazla konuşabilecek. Bu entegrasyon bazı özelliklerin geliştirilmesi ve bazı özelliklerin de yenilenmesi ile sağlanmış. Bu özellikler genel hatlarıyla şu şekilde sıralanabilir.

    AirDrop

    post-360412-0-94156700-1308133323Aynı ağ üzerindeki Mac’leri Mac’ler ile iOS cihazlarını da iOS cihazları ile ayarsız konuşturarak aralarında sorunsuz sualsiz dosya alışverişi yapmaya olanak veren AirDrop Yosemite ile artık bütün Apple cihazları arasında bu işlemi yapabilecek. Yani siz iPhone’unuzdan Mac’inize veya tam tersi yönde dosya gönderip alabileceksiniz.

     

     

    Handoff

    Unknown-8Handoff özelliği sayesinde iPad veya iPhone’unuzda başlamış olduğunuz bir belgeyi başka bir cihazda tamamlamanıza olanak sağlayan bir özellik. Burada şunu unutmamak lazım ki bu her uygulamada şu an için kullanılamayabilir. Öncelikle, belge oluşturduğunuz uygulamanın iCloud uyumlu olması gerekmektedir. Dolayısıyla iCloud’un belge yönetiminin geliştirilmiş bir özelliği olarak da düşünebiliriz. Handoff iOS’ta kilit ekranında sol alt köşede görünen bir işaret ile belgenin o cihazda devam ettirilebileceği konusunda bilgi veriyorum size. OS X’de ise Dock’da Finder simgesinin solunda bir kutucuk belirerek size o belgeye Mac üzerinde de devam edebileceğinizi göstermekte. Artık her yerde belgeleriniz sizinle ve her daim hazırda olacak.

     

    Instant Hotspot

    Unknown-9Instant Hotspot özelliği ile internetinizin olmadığı yerlerde telefonunuzdan internet bağlantısı yapmanız gereken durumlarda, artık bilgisayarının telefonunuzu otomatik olarak tanıyacak ve sizin herhangi bir ayar yapmadan otomatik olarak internet bağlantınızı başlatacaktır. Telefonunuz çantanızda odanın bir köşesinde olsa bile bu çoğu zamanlarda işinize yarayacaktır.

     

     

    Messages Programı

    Unknown-3Messages programı Lion döneminde beta halindeyken bile biz Apple kullanıcılarının gönlünü fethetmeye yetmişti. İlk olarak iMessage hizmetinin adapte edilmesiyle bilgisayarlar ve iOS cihazlarımız arasında mesajlaşmamızı kolaylaştırmıştı. Lakin, farklı telefon markalarına sahip olan kullanıcılar ile yapılan yazışmalar bu sisteme dahil edilemiyordu. Yosemite’ye kadar. Yosemite ile artık normal SMS yazışmalarımız da Messagesp uygulaması vasıtasıyla devam ettirilebilecek.

     

     

    Çağrılar

    Unknown-10Belkide Yosemite’ye geçişi teşvik edecek en önemli özellik bu. Artık telefonlarınıza gelen çağrıları bilgisayarınızdan cevaplayabileceksiniz, hem de telefonunuz bilgisayarınızın yanında olmak zorunda da değil. Windows Skype ı kullananlar bilir, eklentiler sayesinde internet sitelerindeki telefon numaralarını arayabiliyordu. Şimdi ise telefon desteği sayesinde Skype üzerinde değil, cep telefonunuz üzerinden gördüğünüz telefon numaralarını arayabilir ve çağrılarınızı bilgisayardan devam edebilirsiniz.

  • World Wide Developers Conference 2014

    World Wide Developers Conference 2014

    Haziran ayı Apple için farklı bir anlam taşıyor. Her yıl Haziran ayında dünyanın birçok noktasından gelen geliştiriciler Apple’ın kendilerine sunacağı yenilikleri daha yakından takip etmek için Los Angeles’da toplanıyor. Bu yıl beklenenin aksine iPhone konusunda pek de gelişme olmadı bu etkinlikte ama gösterilenler iPhone’un ne kadar daha güçlü bir telefon olacağı konusunda bir bilgi vermekte.

    iPhone’u bir kenara bırakalım ve WWDC 2014’te neler gösterildi kısaca onlardan bahsedelim.

    1- Mac OS 10.10 Yosemite: Yeni işletim sistemimiz

    2- iOS 8: iPhone, iPad ve iPod larımızı coşturacak ve masaüstü ile daha entegre bir mobil işletim sistemi.

    3- Geliştirici Araçları: Var olan geliştirici araçlarına inanılmaz kıvraklık ve güç sağlayacak yenilikler.

     

  • MacWorld 2014’ten – Petcube

    MacWorld 2014’ten – Petcube

    Gün geçmesin ki yeni bir iPhone odaklı donanım görmeyelim. Petcube bu yıl 27-29 Mart tarihleri arasında düzenlenen Macworld/iWorld 2014 etkinliğinin göz çarpanlarından biri haline geldi. Peki Petcube’u farklı kılan ne oldu? Hep birlikte inceleyelim.

    Petcube birkaç kafadarın evcil hayvanları için birşey yapmak istemesiyle başlamış. Çünkü evde yokken evcil hayvanları komşuları rahatsız edecek derecede garip davranışlar sergileyebiliyormuş. Hep birlikte petcube’u geliştirmeye başlamışlar.

    Petcube minik bir kedi boyutunda Macbook Pro’ları anımsatan bir tasarıma sahip bir ev hayvanı kontrol cihazıdır. İçerisinde HD kamera ve lazer yer almakta ve bu cihazlar da evinizdeki kablosuz internet ağına bağlıdır. iOS uyumlu program sayesinde de siz nerede olursanız olun bu dahili öğeleri kullanabiliyorsunuz. Yani siz evde yokken artık evcil hayvanınızı açık televizyon ile meşgul etmek zorunda kalmayacaksınız. Lazer ile onlarla oynayabilir, oynarken video kaydı yapabilir ve çektiğiniz videoları internet üzerinden paylaşabilirsiniz.

    Kedi severler buna kesinlikle bayılacaktır. Henüz ürün satışta değil ama Mayıs 2014’te satışa çıkacak. 199 dolara şimdiden ön sipariş verebileceksiniz.  Ön sipariş vermek veya ürün hakkında daha fazla bilgi almak için ürün websitesini ziyaret edebilirsiniz.

  • iTunes Müzik Mağazası Türkiye’de

    iTunes Müzik Mağazası Türkiye’de

    Yıllarca bekleyişin sonu geldi ve iTunes Müzik Mağazası sonunda açıldı. 3 Kasım 2012 Apple'ın Türkiye'de bir dönüm noktası olacak. Uzun zamandır MUYAP konusunda sıkıntı yaşandığı konusunda dedikodular duyuyorduk ama sonunda bekleyişe değecek galiba. iTunes Müzik Mağazasına yoğunluk nedeniyle ilk etapta giriş yapamayabilirsiniz ama bu ilk günlerde olacak bir durum. Fiyatlar ise şu şekilde:

    Şarkı: 0.89 TL

    Albüm: 8.90 TL

    Film Satın Alma: 17.99 TL

    Film Kiralama: 3.99 TL

    Tüm Türk Apple kullanıcılarına hayırlı olsun…

  • Türk Lirası Apple Mağazasına Girdi

    Türk Lirası Apple Mağazasına Girdi

    Simgesiydi, önüydü arkasıydı derken Türk Lirası artık Apple'ın Türkiye'deki resmi satış birimi oldu. 2012 son çeyreğinin mali görüşmelerinin yapılmasından sonra Apple aralarında Türkiye'nin de olduğu birçok ülkede fiyat politikalarında bir değişikliğe gitti. Daha önceden satın aldığınız uygulamaların fiyatları Amerikan Doları üzerinden  yapılıyordu ve bu kredi kartı hesabınızdan TL karşılığı Dolar paritesi üzerinden değerlendirilerek hesabınıza yansıtılıyordu. Fiyatlandırmalar bu şekilde yapılacaktır. Kendi para biriminde alışveriş yapmaya başlayan ülkelerin arasında Rusya (Ruble), Hindistan (Rupe), Endonezya (Rupiah), İsrail (Yeni Şekel), Suudi Arabistan (Riyal), Güney Afrika (Rand), Birleşik Arap Emirlikleri (Dirham) da mevcut. 

    Bunun dışında yapılan en büyük değişiklik ise fiyatlandırmalar üzerinde ama bu konunun Türkiye Yazılım Mağazasını ne kadar etkilediği hususunda genel bir yargı mevcut değil. Apple son mali toplantısı sonrasında Italya, İspanya, Hollanda, Portekiz, Yunanistan, Polonya, Almanya, Fransa, Belçika, Avusturya, Çek Cumhuriyeti, Danimakra, Lüksemburg, Rusya, İrlanda ve Finlandiya'daki fiyat politikasında bir değişikliğe gitti. Daha önceden en düşük fiyatlandırmanın 0.79 Avro olduğu birçok ülkede artık en düşük fiyatlandırma 0.89 Avro seviyesinde. Türkiye Yazılım Mağazasında ise fiyatlar şu an 1.79 TL seviyesinden başlıyor. 

    Bu gelişmeler acaba Apple'ın bir sonraki adımı olarak Müzik Mağazasını da açabileceği anlamına geliyor mu? Merak içindeyiz…