Yazar: Cem YENER

Çoğumuz tasarımcıyız ama her tasarımcı bazı pratik bilgileri bilecek diye bir kaide yok. Sizlerle paylaşmak istediğim bir Photoshop püfü daha… Buzzzz gibi yazılar

Photoshop’ta buzlu yazı yazmak

1- Öncelikle Photoshop’ı açıp istediğiniz boyuta bir resim belgesi açın. Ben örnek olarak 72 dpi da 320×240 piksel çözünürlüklü bir tuval seçtim. Daha sonra yeni bir katman oluşturup bunu gri renge boyayacağız. RGB değerlerinin hepsini 128 yapmanız resimdeki griye ulşamanızı sağlayacaktır.

2- Daha sonra yapmanız gereken şey ise bu katmana kirlilik efektini uygulayacağız.

Filter > Noise > Add Noise efektini 100 değeriyle monokrom uygulamanız yeterlidir.

3-Daha sonra bulanıklık efekti vererek görüntüyü buza benzetmeye başlayacağız.

Bunun için de Filter > Blur > Gaussian Blur efektini aşağıdaki gibi 2 değeriyle uygulayacağız.

4- Bu maddede yapmamız gereken buzulumsu yazıyı yazmak olacak. Bunun için de text aracılığıyla tuvali ortalayacak şekilde etine dolgun bir yazı tipi ile yazınızı yazın. (Örn: Helvatica Bold ile elmasuyu.net)

5- Yeni oluşan metni yeni sürüm Photoshoplarda rasterize edip normal katman haline getirin. Eğer sürüm 4.0 veya eskisini kullanıyorsanız Elma+M kombinasyonu ya da Merge Down komutuyla veya katman penceresinden metin katmanını gri dokulu katman ile birleştirin.

6- Birleştirme işleminin ardından tuvali gelecek efektleri uygulama üzere 90? saat yönünde çevireceğiz.

7- Çevirdiğimiz tuvale buzul sarkıtlarını eklemek için ise rüzgar efekti vereceğiz.

8- Saat yönüne 90? çevirdiğimiz tuvali, saat yönünün tersine 90? çevirerek eski haline getirelim.

9- Daha sonra Elma+U kombinasyona ya da Image > Adjust > Hue/Saturation bölümüne girerek aşağıdaki değerleri gireriz.

10 – Son olarak süslemelere dikkat edeceğiz. Unutmayın ki her buz parlar. Bu parlaklığı da ona asortik fırçalar arasından X şeklinde olan ilk fırça ile yapabiliriz. Beyaz rengi seçip parlamasını istediğiniz köşelere bu fırçayı uygulayın.

 

Apple’ın Intel bazlı Mac geliştirici kiti geliştiricilerin ellerine yavaş yavaş geçmeye başladı. Bu makineleri mercek altına aldık.

Apple Geliştirici Platformu ADP2,1, sistemler resmi olarak atandığından 800 MHz veriyolu üzerinde 1GB RAM ile çalışan 2MB L2 önbellekli 3.6 Ghz Pentium 4 işlemcileriyle geliyor.

Intel Mac’ler, kullanıcıların hiper işlemi açıp kapatmalarına izin veren ışlemci Sistem Tercihi istisnasıyla, Mac OS X 10.4 Tiger’ı yüzeysel olarak geleneksel Mac’lerle aynı çalıştırıyor. Apple Sistem Görüntüleyicisi Donanım Listesinde yen i bir sıra içeriyor;
3,6GHz P4 için uzunca bir teknik terim içeren bir liste mevcut: FPU, VME, DE, PSE, TSC, MSR, PAE, MCE, CX8, APIC, SEP, MTRR, PGE, MCA, CMOV, PAT, PSE36, CLFSH, DS, SCPI, MMX, FXSR, SSE, SEE2, SS, HTT, TM, SSE3, MON, DSCPL, EST, TM2, CX16, and TPR.

Apple’ın Sistem Görüntüleyicisi grafik kartını Intel Graphics Media Accerelator 800 olarak tanımlıyor. Intel Mac içinde video kartı için DVI desteği Silicon Image Orion ADD2-N Dual Pad x16 yongasıyla sağlanıyor. Gariptir ki, ne Silicon Image’in ne de Google’un arama sitesi böyle bir kart hakkında bir bilgi vermiyor.

Sistemin üzerindeki anakart hakkında üzerinde yazan Barracuda dışında hiçbirşey söyleyemiyoruz. Sistemin dahili parçaları Apple’ın Power Mac G5 sistemlerinin içine benziyor;sadece fanların farklı bir yerleşim planı var.

Windows Çalıştırma; diğer PC ler üzerinden Mac OS X çalıştırma

Mac OS X i çalıştırmanın yanında, bu yeni sistemler Windows XP yi de yükleyebiliyor, hem de sorunsuz bir şekilde NTFS biçimli bölüntüye yüklenebiliyor. Tek sorun grafik kartından geliyor. Öncelikle Windows, 23 inç ekranda 800×600 ayarda başlamayı reddetti. Bazı teknisyenlerin aracılığıyla çözünürlük 1600×1200 yapılabildi ama ekranın tamamını kaplatamadılar.

Apple en son Dünya Çapında Geliştirici Konferansında geliştiricilere Windows’un Apple Intel Mac lerinde çalışabileceğini ima etmişti.

Mac OS X’i Apple olmayan bir donanıma yüklemek istediğimizde, Dell marka ve markasız PC Mac OS X for Intel Disc Required iletisi ile karşılayınca,yükleme hayallerimiz suya düştü. Bu ileti donanımın Drwin x86 tarafından desteklenmediğini gösteriyor.

Kaynaklar Apple’ın EDID yongasını Intel bazlı Maclerin anakartlarda kullanacağını belirtti. Böylece Mac OS X başlamak için öncelikle bu yongadan veri doğrulaması ypacak ve başlayacak. Apple’ın hangi derecede geliştirilmişlik kullanacağının bilinmemesine karşın donanım donge’larına benzene böyle bir yaklaşım,teorik olarak yok edilebilir.

Resimler

Farz edin ki milyonlarca para verdiğiniz iPod’unuz bozuldu ve tamire götürmek zorundasınız. Ee ne yapalım dört dörtlük ömrünü devam ettirecek diye bir kaide yok ya…Yetkili servise gitmeden önce cihazınızın neresinde sorun olduğunu anlamak bu yolla o kadar da zor değil.

Önemli Not: Bu yazıyı okumakla oluşabilecek herhangi bir sorun nedeniyle ne beni ne de Elmasuyu.net’i suçlu bulmayacağınızı kabul ediyorsunuzdur. Bu testi kullanmak garantinizin bitmesine neden olabilir. Eğer kabul etmiyorsanız bunu sakın denemeyin!

Ekranı olmayan Shuffle serisi hariç tüm iPod’ların bir test ekranı bulunmaktadır. Servisine götürdüğünüzde de büyük bir ihtimalle aynı yol takip edilecektir ama bunu sizin de bilmeye hakkınız var.

Donanımsal sorunları ortaya çıkarabilecek bu teste şöyle ulaşabilirsiniz:
Geleneksel iPod için: Öncelikle iPod’unuzu sıfırlayın. Apple logosunu gördüğünüzde Next,Previous ve Select tuşlarına basılı tutun. Apple logosu yok olduğunda
tuşları bırakın. Burda ters dönmüş bir iPod göreceksiniz;sanki iPod’un içinden dışarıya bakıyormuş gibi.

iPod mini için:Bu biraz daha farklı. Bu modelde yine iPod’unuzu sıfırlıyorsunuz. Apple logosunu gördüğünüzde Select ve Back tuşlarına basıyorsunuz.Apple logosu gittiğinde ters dönmüş elmayı görmek için tuşları bırakın ve test bölümüne girin.

Test ekranına girdiğinizde, çirkin ve iPod’a benzemeyen 8 harfli bir liste ile karşılaşacaksınız. Tekerleği kullanarak seçemeyeceksiniz. şimdilik Next ve Previous tuşlarını kullanmalısınız.Seçili testi uygulamak içinde Select’e basın. Test çalışır durumdayken Play tuşuna basıp meniye geri dönün.Daha da aşağılara giderseniz ikinci bir ekranla karşılaşabilirsiniz.

A) 5 IN 1 :
LCM, RTC, SDRAM, FLASH/CHECKSUM, and FIREWIRE/FW ID testlerini sırayla yapar.

B) RESET :
iPod’unuzu sıfırlar.Aynı Menu ve Play’e beraber basmak gibi.

C) KEY :
Bu test daha çok bir video oyununa benziyor.5 saniye içinde iPod’unuzun 5 tuşuna basmanız gerekiyor. Bastığınızda tuşların isimleri ekranda görünüyor. Hepsini zamanında yapabilirseniz KEYPASS alıyorsunuz yapamazsanız iPod’ununuz sizinle alay ederek KEY FAIL alıyorsunuz.

D)AUDIO :
Ses kazanç miktarını belirler.Varsayılan değer 120dir.127’ye kadar çıkabilir.

E) REMOTE : iPod kumandanızı kontrol etmek için kullanabilirsiniz.

F) FIREWIRE/FW ID : iPod’ununz kendi FireWire kapısının düzgün çalışıp çalışmadığını kontrol eder ve geçmesi durumnda FW PASS iletisi alırsınız.

G) SLEEP : iPod’unuzu uyku moduna sokar. Aman dikkat iPod’unuz tekrar uyanmayabilir. Güç kaynağına bağlayarak veya sıfırlayark tekrar uyandırabilirsiniz.

H) A2D : Analogdan sayısal bileşenlerini test eder.

I) OTPO CNT : Tekerleğin hexadecimal değişimini izleyebilirsiniz.

J) LCM : iPod’un ekranını test eder.

K) RTC/CHG STUSEski iPod’larda zamanla ilgili ayarları inceler. 3.nesil iPod’larda ise CHG STUS ile yer değişmiştir. Bu da batarya hakkında bilgi verir.

L) SDRAM/USB DISK : iPod’unuzun RAM ini test eder. USB DISK tam olarak bir test yapmıyor ama cihazı disk modunda yeniden başlatıyor.

M) M. FLASH/CHK SUM : Flash ROM unu inceler.

N) OPTO/CONTRAST : OPTO sadece eski iPod larda olan bir özellik. Diğeri ise kontrast ayarı yapmanıza izin veriyor.

O) HDD SCAN : Uzun sürebilecek bir sabit disk testi. Testi geçerseniz HDD PASS geçemezseniz HDD FAIL yazacak.

P) RUN IN : Son rötuşları yapmak için bir seri test.

Photoshop ta nasıl yıldırım oluşturulabileceğini sırayla anlatacağım…

1- Photoshop’ın her hangi bir sürümü açılır (4 üzeri)
2- Herhangi çözünürlükte ve geniş boyutlarda bir dosya açılır RGB modunda.Örneğin 300×200 piksel 72 dpi
3- Beyaz üste siyah alta gelecek şekilde resimleri ayarladıktan sonra Gradient boyama ile resmi sağdan sola ya da tersi şekilde boyayın ve siyahtan beyaza geçişli bir zeminimiz olsun.
4- Filtrelerden Difference Clouds’u seçin
5- Invert ederek renkleri tersine çevirin
6- Levels bölümüne girerek RGB modunu sırayla 0-0,10-255 girin ve uygulayın.
7- Hue/Saturation bölümünden de Colorize seçeneğini seçerek Hue değerini 220 yapın
8- Afiyet olsun

Fortune dergisine göre Michael Dell eğer Apple, Mac OS’un lisansını vermeyi düşündükleri taktirde talipli olacaklarını söyledi.

Uzun zamandır Apple’ın Mac OS X işletim sistemiyle ilgilenen PC şirketlerinin olduğunu duymuştuk. Birçok PC üreticisi şu an pazarın en büyük dilimini elinde tutan Microsoft’u incitmemek için seslerini çıkarmıyor, ama durum bu. Fakat Dell korkusuzca dağıtıcılarını Microsoft’un korktuğu ve belkide sonunu getirebileceği işletim sistemi olan Linux ile yüklü olarak sattı. Birçok diğer üreticiden daha fazla pazar payına sahip olan Dell bu soru için en iyi nokta idi. Mac OS’un lisanslanmasına ilgi duyup duymadığını sorduğumuzda Dell, “Eğer Apple Mac OS’u diğerlerine açmayı düşünüyorsa, biz de müşterilerimize Mac OS’u sunmaktan gurur duyacağız.”dedi. İlk defa bir PC üreticisi açık açık Apple yazılımı içeren makine satma yatkınlığını söyledi.

Rakipleri her geçen gün güçleniyor ama Apple’ın müzk yönetimi liderliğini koruyor. Aslında, iPod başarısıyla o gerçek kahraman.
Apple Computer 20 ay önce bilgisayarınızdaki müziğin yönetimi için yazdığı yazılımı iTunes’u güncellediğinde gerçek bir atılım yakaladı.Apple buna bir çevrimiçi müzk mağazası ekledi ve ürettiği yazılımı Windows kullanıcılarının çoğunluklu nüfusunun kullanmasını mümkün kıldı.

İşte BusinessWeek’in iTunes için düşünceleri…

İnternetten müzik dağıtımı için kanuni bir kanal oluşturarak, Apple müzik endüstrisine bir CD için 15$ veya 20$ alma devrinin bittiğini gösterdi.

Fakat artık iTunes tek başına kalmayacak. Microsoft, Real Networks ve Yahoo gibi rakipleri Apple’a çevrimiçi müzik için rekabete zorluyor. Çoğu müzik mağazalarını açtı ve müzik yönetim programlarını güncelledi. Buna rağmen, haftalarca süren alternatifleri araştırma sürecine bakıldığında iTunes’un halen daha en uçta olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

En İnce Detay
Belli bir açıdan bakıldığında iTunes kardeşi iPod’un ünüyle ortaya çıktı.
Apple’ın çok satan taşınabilir sayısal mizk çaları iTunes ile çalışmak üzere tasarlandı.RealPlayer gibi programlarla iPod’unuzu kontrol edebilmenize rağmen, birçok insan için iPod ve iTunes birbirlerini tamamlayan şeylerdir.

Lakin, iTunes kendi başına da durabilir. Program iPod’un tüm özelliklerini taşıyor neredeyse. Gri fırça darbeleri arkaplanının üstünde daha az sayıda düğme ve pencereleriyle aynı estetiğe sahip.Ve iPod gibi her detay en ince ayrıntısına dkadar düşünülmüş

Parça listesi oluşturma gibi temel işlemler rakipleriyle kıyaslandığında iTunes ile daha hızlı ve daha basit.
Sadece yapmanız gereken şey sol alt tarafta bulunan artı düğmesine basmak ve şarkıları sağdaki kitaplıktan soldaki listeye taşımak.

Bu açıdan bakıldığında rakip ürünlerde de çok fazla zor bir yanı yok ama iTunes bu grubun en etkili olanı

Geniş Uyumluluk
iTunes’un sundukları sadec bunlar değil.Yazılımı yüklediğimde otomatik olarak eğer ağ üzerinde başka iTunes kullanıcıları varsa onların kitaplıklarına ulaşarak onların müziklerini dinlemeye başlayabilirsiniz. Ama sadece dinleyebilirsiniz, bilgisayarınıza ya da iPod’unuza kopyalayamazsınız. Diğer ortam çalarlarla da müzik dağıtımı ağ üzerinden yapılabilir ama hiç biri iTunes kadar derli toplu yapamaz işini.

iTunes bilgisayar dünyasının geri kalanıyla serbestçe haberleşebiliyor. Hazır ve nazır MP3 standartını kullanarak insanlara CD lerini kaydetmelerini sağlıyor. Ayrıca korunmamış Windows Media dosyalarını Apple’ın taraftarı olduğu AAC biçimine çevirebiliyor. Yani iTunes içinde Rio ve Creative’in de modelin bulunduğu birçok standart MP3 çalar ile uyumlu durumdadır.Böylece insanlar MP3 bazlı müzik kitaplıklarını iTunes’un içine aktarabiliyorlar. iTunes bu dalda da AAC dosyalarını desteklemeyen Windows Media’dan daha fazla puan alıyor.

Apple AAC’nin MP3’den daha iyi ses kalitesi sunduğunu iddia ediyor.Fark eğitilmemiş kulaklar tarafından pek farkedilmiyor. Örneğin iki biçimdeki aynı şarkı pek çok insan için aynı

Üyelik Seçenekleri
iPod’un popülaritesine karşın birok insan cihazlarının evrensel oldukalrı düşüncesiyle halen daha Apple olmayan MP3 çalarları tercih ediyor. Bu insanlar da cihazları iTunes ile uyumlu olmamasına karşın iTunes kullanarak müzik kaydı yapıp MP3 dosyalarını aktarabilirler. iPod kullanmayan MP3 çalar sahipleri Apple’ın çevrimiçi müzik mağazasını kullanmak istediklerinde önce şarkının AAC dosyasını indirmeliler ve daha sonra da indirdikleri şarkıyı MP3 e çevirip cihazlarına yükleyebilirler

Apple’ın rakipleri arkaplanda inanılmaz bir rekabetin içindeler. En büyük başkaldırı RealNetworks den veya Yahoo’dan gelebilir. Bunlarn müzik mağazaları müşterilerine aylık ücretle müzik kiralama seçeneği sunuyor. Yahoo aylık 4.99$ ve Real ise 13.32$ alıyor. Üye olanlar şarkı indirip onları MP3 çalarlarına kopyalayabiliyor. şarkılarını aylık ücretlerini ödedikleri sürece saklayabiliyorlar.

Her iki servis de şarkı satın almanıza izin veriyor. Yahoo şarkı başına 79 cent alırken;Rhapsody 89 cent alıyor. Apple’ın böyle bir fikri olduğuna dair bir fikir ortaya atılmadı.

Birçoğumuz bu yazıyı okuduktan sonra iTunes’un adını bile hatırlamayabilir. Ama bilmeniz gereken bir şey var; o da; iPod var oldukça iTunes da var olacak ve iTunes iPod’un arkasında bir kardeş gibi ona yardım edecek.